Ağlamak Ve Öfkelenmek Hoştur
Tıp fakültesi 4. sınıf öğrencisi iken (stajyer tabip olarak) genel cerrahi ağır bakım ünitesinde arkadaşlarımla nöbetler tuttuk. Ağır bakım …
Tıp fakültesi 4. sınıf öğrencisi iken (stajyer tabip olarak) genel cerrahi ağır bakım ünitesinde arkadaşlarımla nöbetler tuttuk. Ağır bakım ünitesi, mevt ile hayatın kesiştiği bir yerdi. İki ihtimalden biri hayata tutunmakken, başkası ise mutlak gerçekle yüzleşmekti. Genelde ameliyat sonrası hastaların takibi yapılırdı. Sorumlu asistan tabip, gün içinde yaptığı her değerlendirmede bizlere şu soruyu mutat sorardı: “hasta gaz-gaita çıkardı mı?”. Günlük ömürde gülüp geçeceğimiz bu soru, ağır bakım hastası için hayati kıymete sahipti. Sorunun karşılığı “evet” olduğunda bilinirdi ki hasta olumlu seyir gösterecek ve güzelleşecekti. Stajyer tabibin asli görevlerinden biri, ayağa kısmen kalkabilen hastaların koltuk altına girerek hastayı mobilize etmek (yürütmek) ve asistanın verdiği talimat doğrultusunda rektal tuşe atmak (bağırsak hareketlerini uyarmak) idi. Tek amaç vardı: gaz-gaita çıkışını sağlamak.
Bugün, psikiyatri uzmanı bir doktor olarak kimi anne ve babaların beklentilerini görüp şaşırıyorum: “çocuğum hiç ağlamasın”, “delikanlı hiç öfkelenmesin”. Hislerin dışa vurumu olan ağlamanın ve öfkelenmenin yokluğu daha güzel olabilir mi? Cenaze meskeninde annesinin vefatına ağlamayan çocuk, haksızlığa uğradığında öfkelenmeyen genç mi daha sağlıklı?
Cerrahi operasyon sonrası hasta, gaz-gaita çıkararak nasıl hayatiyet gösteriyorsa, bırakınız çocuklarınız da uygun tabanda ve vakitte ağlasın ve öfkelensin. Çünkü münasip olan durumlarda “ağlamak ve öfkelenmek güzeldir”.
Kaynak Site İsmi
Tabip Takvimi
https://www.doktortakvimi.com/blog/aglamak-ve-ofkelenmek-guzeldir