Hipokondriyazis

ur. Hastalık Hastalığı olarak da isimlendirilir.

Tüm tıbbi değerlendirmelere ve tabipler tarafından verilen teminatlara karşın tasa sürmeye devam eder. Şahsî, toplumsal ve mesleksel alanlarda işlevsizlik kelam konusu olur.

Hastalık hastalığı psikiyatrik bir bozukluktur lakin, bu hastalığa sahip bireyler öncelikle yaşadığını düşündüğü semptomları ilgilendiren kısımlara masraflar. Yani ruhsal dayanak almaya en son gelirler yahut hiç gelmezler. Zira önemli bir hastalığı olmadığını kabullenemezler. Yaptırdıkları tetkikler negatif çıktığında kısa bir müddet rahatlama yaşarlar fakat sonra yine ilgili kısımlara sarfiyatlar ve tetkikleri tekrar yaptırırlar. Tabiplerin anlamadıklarını ve yanlışsız muayene edemediklerini düşünürlerse ilgili diğer bir doktora sarfiyat ve uygulamaları tekrarlarlar.

Kişi, bedensel fonksiyonlarla (çarpıntı, terleme gibi); kıymetsiz görülen bedensel sıkıntılarla (küçük yaralar, orta sıra öksürük) yahut değişken vücut algılarıyla (kalbin yorulması gibi) ilgili olan bu belirtileri varlığından kuşkulandığı hastalığın işaretleri olarak algılar ve yorumlar. Hastalık telaşı tek bir organ yahut hastalıkla ilgili ya da tıpkı anda ve değişik vakitlerde farklı organ ve hastalıklar ile ilgili olabilir (kanser ve kalp hastası gibi).

Hipokondriyak hastalarda sıhhat ve hastalıkla ilgili yanılgılı ve çarpıtılmış kanılar ön plandadır.

Bu yanlış inanışlar aşağıdaki üzeredir;

• “Bedensel belirtiler her vakit bir hastalık habercisidir.”

• “İyi olduğunuzdan emin olabilirsiniz lakin hasta olmadığınızdan emin olmazsınız”

• “Doktorlar sık sık teşhis etmede yanılgı yaparlar.”

Hastalarda algıda seçicilik kelam mevzusudur ve etraflarından, haberlerden, toplumsal medyadan, tabiplerden kendi inanışlarını destekleyecek sözleri seçerler, böylelikle inanışlarını güçlendirirler. Tasa seviyeleri giderek artar.

Gerçekçi olmayan hastalığı ve bedensel semptomlarına olan çok ilgisi, sık hastane ziyaretleri günlük hayatını, aile, iş, toplumsal hayatını kıymetli ölçüde olumsuz etkileyebilir.

Hipokondriyazisin görüşme sıklığının genel nüfusa oranı % 4 ile % 6 olarak belirtilmektedir. Görülme sıklığı bayan ve erkekte eşittir. Bireyde hastalık hastalığı rastgele bir yaşta başlayabilir, lakin semptomlar çoğunlukla erişkinlik periyodunda görülür. Hastalık aylarca hatta yıllarca sürebilir, alevlenme ve yatışma periyotları üzere dalgalanmalar gösterir, ortalarda tam düzelmeler olabilir.

Hastalığa eşlik eden başka bozukluklar depresyon ve anksiyete bozukluklarıdır.

Bu hastalar önemli bir hastalığı olmadığına ve niyetlerinin gerçek dışı olduğunu çok güç kabul ederler. Ruhsal dayanağa direnç gösterirler. Semptomlarını pahalandıran hekimleri ile kurduğu inanç bağlantı ve hekimine inanması, ruhsal dayanak almasını kolaylaştıracaktır.

Geçmişe oranla günümüzde tedavi olabilen hastaların sayısı artmıştır. İlaç tedavisi ile birlikte Bilişsel tedavi metodu en fazla önerilen sistemdir.

Kaynak Site İsmi
Tabip Takvimi
https://www.doktortakvimi.com/blog/hipokondriyazis